YANLIŞIN SUNUMU

PAZAR’LIK

                                                                                                                                              YANLIŞIN SUNUMU

                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                  Ahmet GÖKSAN

                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                           ahmetgoksan45@gmail.com

 

                        “11 yıl gecikmeden sonra Türk halkına sahte dostluk çağrılarında bulunuyorsunuz ve kendisini elinizden ve mutlaka yok edilmekten kurtaran Anavatanı reddetmeye, meşru bir harekâtla adaya barış getiren Türkiye’yi işgalci saymaya ve size bu yönde yardımcı olmaya davet ediyorsunuz.

                        Bu içten olmayan çağrınızın Türk halkını ne kadar tiksindirdiğini, rencide ettiğini ve ümitsizliğe sevk ettiğini hiç düşündünüz mü? Düşününüz!” 1979

                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                      Dr. Fazıl KÜÇÜK

                        Rusya ile Ukrayna arasında yaşanmakta olan çatışmalar kısa süreli ara vermenin dışında bir yıla yaklaşan süredir sürgit ediyor. Savaşa dönüşen saldırıları durdurmayı bir yana aksi yönde çalışmaların teşvik edildiği gerçeği ile yüz yüzeyiz. Amerika’dan aradığı desteği bulamayan Ukrayna yöneticileri yönlerini Avrupa ülkelerine çevirdiler. Bu yaptıkları Basın yayın kuruluşlarına yansıdığı kadarı ile savaş suçu tanımına girmektedir. Aynı zamanda insanlık suçudur.

                        Ukrayna’nın doğusunda Dnipro kentinde 14 Ocak 2023 tarihinde bir yerleşim yerine isabet eden füze aralarında çocukların da olduğu 44 sivilin ölmesine neden oldu.  Çatışmalar sırasında bilerek veya istemeyerek sivillerin hedef olması son olayda olduğu gibi ne ilktir, ne de son olacaktır. Bu arada çatışmaların savaşa dönüşünün de 11 ayı geride kaldı.

                        Ukrayna Devlet Başkanlığı Bürosu danışmanı Olaksiy Arestoviç son füze saldırısının “Ukrayna hava savunma füzelerinin hatası nedeniyle meydana gelmiş olabileceğini” söyledikten sonra görevinden ayrıldı.   Yapılan bu değerlendirmeyi kâfir diye öldürdükten sonra aziz düzeyine çıkarmakla eşit bir davranış olduğunu söylemek olasıdır. Hiç kimsenin aziz düzeyine çıkarılmaması için silahlanma yarışının öncelikle sonlandırılması gerekiyor. Ukrayna silahlanmasına ivme kazandırmak için çaba harcarken Rusya’nın da asker sayısını arttırmaya devam edeceğinin işaretleri veriliyor.

                        Görev süresinin tamamlanmasına sayılı günler kala Bay Nikos Anastasiyadis, katıldığı bir toplantıda Türkiye’nin bedel ödemesi gerektiğini söylüyordu. Bu yargısını veya isteğini dillendirirken Türkiye’nin BM kararlarını tanımadığını ve Maraş konusunda alınan kararlara uymadığını ve uygulamadığını bu nedenle de bedelini ödemesi gerektiğini söylüyordu. Bedel ödemesini isteyen kişinin öncelikle aynaya bakarak konuşması gerektiğini bildiğine inanıyoruz.

                        Adanın güneyinde 05 Şubat 2023 tarihinde yapılacak olan başkanlık seçimine ilişkin olarak son viraja girildiğini kaydediyoruz. Seçim yarışına katılan ve dikkate alınan üç adet adayın değişik görevlerde ve çözüme ilişkin müzakerelerde görev aldıkları biliniyor. Her üçünün de bu konuda sabıkalı olduklarını bir kez daha yinelemek durumundayız.

                        Dışişleri Bakanı eskisi ve Başkan adayı Nikos Hristodulidis’in geçtiğimiz günlerde ölen Başpiskopos 2. Hrisostomos’u ölmeden ziyaret ettiği ve O’na Türklerle toprak konusunda pazarlık yapmayacağı sözünü verdiğinin uzun süre Rum toplumu arasında tartışıldığı biliniyor. Yavru Nikos seçimi kazanması halinde kuracağı Ulusal Birlik hükümetinde ırkçı ELÂM (Ulusal Halk Cephesi) örgütü üyelerine yer vereceğini söylüyordu.

                        Diğer aday Andreas Mavroyannis, ise Elâm dışındaki siyasi partilerle ve dinamiklerle işbirliği yapmaya hazır olduğunu duyuruyordu. Kıbrıs müzakerelerinin yeniden başlaması için çalışacağını belirten  Andreas Mavroyannis “Halâ hainleri konuşmadık suçluları konuşmadık. Bu ülkede yapılması gereken şey hakikatin tesis edilmesidir. Şu anda bile hainler için müze kurmakta ısrar ediyoruz” dediği için seçim sonrasında karşımızdaki unsurun iç hesaplaşmanın içinde olup olamayacağına tanıklık edeceğiz.

                        Karşımızdakiler iç hesaplaşmalarını yaparken Kıbrıs Türklerinin zarar görmemesi için dikkatli olmamız gerekiyor mu ne…

                        SEVGİ ile kalınız…

 

                                                                                                                                                                                                                                                                                                                     

  

Sayfamızı Paylaşın:

Etiketler:

Sayfa Yorumları (0 )
  • ...

Yorum Ekleyin