2016 yılının başlarında yayımlanan, önceki Genel Kurmay Başkanlarından Sayın İlker Başbuğ’un Unutulan Ada Kıbrıs Kitabını büyük bir heyecan ve beğeni ile okudum, kendisini candan kutlarım. Şimdiye kadar okuduğum Kıbrıs konusu ile ilgili kitapların en doyurucusu olan, içerik yönünden de zengin olduğunu belirterek, adı geçen kitabı tüm Kıbrıs Türk halkı ailelerin de başucu kitabı olarak alıp okumalarını ve kütüphanelerinde mutlaka bulundurmalarını salık vermek istiyorum.
İki bölümü içeren kitap fotoğraflar ve eklerle birlikte 200 sayfayı bulmakta, Kıbrıs Barış Harekâtında şehit olan 498 askerlerimizin de adları ayrıca yer almaktadır. Kıbrıs konusunda yazılan değerli kitapların adları ve yazarları da kaynak olarak belirtilmektedir.
343 yıl Osmanlı İmparatorluğu’nun egemenliğinde kaldıktan sonra Ada bir takım oyunlarla emperyalist İngiliz Yönetimine geçmiş daha sonraları Kıbrıs Rumlarının, Yunanlıların da teşvik ve yardımları sonucunda rahat durmayarak tedhiş hareketlerinin başlamaları adada İngiliz ve Türkleri öldürmeleri sonucunda, Türkiye, İngiltere ve Yunanistan’ın anlaşarak 16 Ağustos 1960’da Kıbrıs Cumhuriyeti kurulur.
21 Aralık 1963’de Kıbrıs Rumları rahat durmayıp Kıbrıslı Türklere saldırıp soykırım yaparlar. Türkler 103 Köyden ayrılmak zorunda kalırlar. 16 Mart 1964’de TBMM’de yapılan gizli oturumda Hükümete Kıbrıs’a askeri müdahale yetkisi verilir, ancak ABD Başkanı Johnson bir mektupla müdahaleye karşı çıkarak engeller. Olayların son bulmaması ve Türklere yapılan saldırıların devamlı sürdürülmesi ile birlikte TBMM Hükümete verdiği yetkiyi 17 Kasım 1967’de ikinci kez tekrarlar. Bu kez de Hükümet hazırlıksız olduğu için karşı tarafla anlaşarak müdahale ötelenir.
15 Temmuz 1974’de Yunan Askeri Cuntasının yapmış olduğu darbe ile Kıbrıs Cumhurbaşkanı Makarios Cumhurbaşkanlığından uzaklaştırılarak yerine EOKA’cı ve Kıbrıs Türklerine karşı yaptığı Genosit hareketleri ile anılan Nicos Sampson Kıbrıs Cumhurbaşkanı olarak getirilir. Cumhurbaşkanı Makarios canını zor kurtararak bir helikopterle Kıbrıs’ta İngiliz Üslerine sığınır daha sonra’da İngiltere’ye gider.
Zamanın Başbakanı Kıbrıs fatihi olarak da anılan Sayın Bülent Ecevit İngiltere’ye giderek garantör devlet olan İngiltere ile görüşmelerde bulunur bir sonuç alamayınca Türkiye’ye dönerek 20 Temmuz 1974’de Kıbrıs Barış Harekâtı’nı başlatır. 1. Barış Harekâtı’nın 22 Temmuz 1974 günü Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde alınan “Ateşkes” kararına 23 Temmuz 1974’de her iki tarafta uyar.
Cenevre görüşmelerinde yapılan müzakereler ve görüşmelerde bir sonuç alınmayıp herhangi bir anlaşmaya varılamayınca ikinci kez Barış Harekâtı 14 Ağustos 1974 günü başlamış olur. 16 Ağustos 1974’de biten ikinci askeri harekâtla adanın yüzde otuzaltısı böylece denetim altına alınmış olmaktadır. Türkiye’nin önerisiyle ikinci harekât Rumlar tarafından Klerides’in kabul edilmesiyle imzalanarak son bulmuş olmaktadır.
Son olarak belirtmek istediğim husus: “Kıbrıs Meselesi doğru, gerçekçi bir teşhisle, gerçekler kale alınarak halledilir… Ve bu gerçekler Kıbrıs’ta iki halkın, iki devletin varlığıdır; Türk-Yunan dengesidir. Fiili ve etkin garantilerin devamıdır… Bu esaslar dahilinde Rumlarla iyi komşuluk, adil ve kalıcı bir anlaşma ile yeni bir ortaklıktır.” Bu satırların altına bende imzamı atarım. Ant içerek belirteyim ki Ada unutulmayacaktır.
Hasan İKİZER
hasan_ikizer@hotmail.com
...