Dr. Fazıl Küçük Ve Rauf R. Denktaş'ı Saygı, Özlem Şükranlarımızla Anıyoruz

KIBRIS TÜRK HALKININ VAROLUŞ SAVAŞININ ÖNCÜ LİDERİ DR. FAZIL KÜÇÜK’Ü VEFATININ OTUZ BEŞİNCİ, KURUCU CUMHURBAŞKANI RAUF R. DENKTAŞ’I VEFATININ YEDİNCİ YILINDA SAYGI, ÖZLEM VE ŞÜKRANLARIMIZLA ANIYORUZ

Kıbrıs Türk halkı özgürlük, bağımsızlık, egemenlik ve varoluş mücadelesini başlatan vatansever, korkusuz ve her türlü mücadeleyi göze alarak başlatan ve kararlılıkla sürdüren liderlerine inanarak, güvenerek zor koşullarda verdiği savaşlarla bugünlere ulaşmıştır.

Kıbrıs Türk halkı, Rum-Yunan tarafının Kıbrıs’ın bir Yunan adası olduğu ve Kıbrıs’ı Yunanistan’a ilhak etmek iddiasıyla başlattığı terör eylemlerine, etnik temizlik saldırılarına karşı direnerek Kıbrıs’ta varlığını sürdürerek Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni kurmuştur. Bağımsız ve özgür devletinde egemen bir halk olarak yaşadığı günlere, olağanüstü bir varoluş savaşını, 20 Temmuz 1974 Kıbrıs Türk Barış Harekâtı ile kazanmıştır.

Kıbrıs Türk halkının siyasal, sosyal ve kültürel tarihi bir halkın varoluş mücadelesinin onurlu ve egemenlik tarihidir. Bu onurlu tarihin temellerini Dr. Fazıl Küçük ve Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf R. Denktaş’ın başlatıp geliştirdikleri özverili ve başarılı mücadeleler oluşturmaktadır. Dr. Küçük ve Denktaş’ın Rum-Yunan tarafını, amaçlarını ve hedeflerini doğru tahlil ederek başlattıkları ve kararlılıkla sürdürdükleri geleceğimizi belirleyen ve ufkun ötesine bakan anlayışları ile halkımızı örgütleyen stratejiler ve uyguladıkları politikalar sonucunda varoluş hedeflerimize ve zafere ulaşılmıştır.

Türk halkının öncü lideri Dr. Fazıl Küçük ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin ilanını sağlayan Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf R. Denktaş, varoluş, bağımsızlık ve özgürlük savaşımızın sarsılmaz, yıkılmaz temellerini atmışlardır.

Dr. Fazıl Küçük ve Rauf Denktaş Türk halkının Kıbrıs’ta varlığının korunabilmesinin, ulusal varoluş mücadelemizin hedeflerine başarıyla ulaştırılmasının, egemen, özgür ve bağımsız bir halk olarak güvenlik içinde yaşamasının asla vazgeçilemez tek bir yol olduğunu ortaya koydular. Bu yolun ise Türk halkının Kıbrıs’taki egemen varlığının mutlaka kesin bir şekilde gelecek endişesi olmadan sürdürülmesi, Türkiye’den bağlarımızın koparılmamasına ve Türkiye’nin ada üzerindeki tarihsel ve coğrafi haklarının korunmasına bağlı olduğunu tespit etmişler, kararlılıkla, inançla ve güvenle bunun mücadelesini vermişlerdir. Türkiye olmadan Kıbrıs Türk halkının var olamayacağı doğru ve gerçekçi tespiti ile başlatılan ve
sürdürülen varoluş mücadelemizle ulaştığımız bağımsızlığımız, egemenliğimiz ve Kuzey




Kıbrıs Türk Cumhuriyeti devletinin kurulması ve yaşatılması, bu doğru stratejinin bir ürünüdür.

Kıbrıs Adası’nda bugün, yıkılamayacak ve varlığını gelişerek, güçlenerek sürdüren Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti; egemen, bağımsız, özgür ve güven içinde yaşayan bir Türk halkı vardır. Bu gerçek durumun ve egemenlik hakkına, kendi geleceğini belirleme hakkına sahip olan Türk halkının Kıbrıs’taki varlığının teminatı, Türkiye’nin ETKİN VE FİİLİ GARANTÖRLÜK HAKKININ hiçbir şekilde değiştirilmeden, sulandırılmadan devamına bağlı olduğu hiç gözden kaçırılmamalı ve unutulmamalıdır. Bugünkü varlık mücadelemizin temelini ise Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin EGEMENLİĞİ, Türkiye’nin GARANTİ ve İTTİFAK ANTLAŞMALARI oluşturmaktadır. Halkımıza bu gerçekleri Öncü Liderimiz Dr. Fazıl Küçük ve Kurucu Cumhurbaşkanımız Rauf. R. Denktaş belirledikleri politikalar, oluşturdukları stratejiler ve verdikleri varoluş savaşı ile kesin şekilde gösterdiler.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kuruluşunun OTUZ ALTINCI Yılında, Öncü Liderimiz Dr. Fazıl Küçük’ün ölümünün 35’nci,  Kurucu Cumhurbaşkanımız Rauf R. Denktaş’ın ölümünün 7’nci Yılında onları anarken mücadelelerine, emanetlerine sahip çıkarak, inançla korumak yerine Crans Montan'a müzakere sürecinde görüldüğü ve günümüzde ise sözde “barış” adı altında sürdürdükleri gizli görüşmelerde Kıbrıs Türk halkının uluslararası antlaşmalarla kazandığı bütün hakları, Türk halkının asla vazgeçilemeyecek varlık güvencesi olan Türkiye’nin ETKİN VE FİİLİ GARANTÖRLÜK HAKKI, kalkınmamızın ve geleceğimizin ana kaynağı topraklarımızı görüşme masasında pazarlık konusu haline getirenlerin, Dr. Fazıl Küçük’ün ve Rauf R. Denktaş’ın Ocak ayı içindeki farklı ölüm yıldönümlerinde Türk halkının varoluş savaşının tarihini ve egemenlik haklarının, garantiler sisteminin önemini, değerini yeniden düşünmeleri gereğini hatırlatma ve halkımızın son seçimlerde olduğu gibi her fırsatta ortaya koyduğu gerçek iradesinin esas olduğunu belirtmek zorundayız.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti devletini ortadan kaldıracak, devletimizi eyalete dönüştürecek, halkımızı azınlık statüsüne düşürecek sözde “birleşik Kıbrıs’ın” yaratılmaya ve “Kıbrıslılık” anlayışının yaygınlaştırılmaya çalışıldığı, egemenliğimizin, topraklarımızın, sınırlarımızın, uluslararası antlaşmalarla kazandığımız statü ve haklarımızın yapay bir görüşme ve pazarlık masasında tartışılması için gizli diplomasinin yürütüldüğü, Kıbrıs Türk halkının varlığının, bugününün ve yarınının teminatı olan Türkiye’nin etkin ve fiili garantörlük hakkının tasfiyesinin istendiği, her şeyin verileceği ama hiçbir şeyin alınmayacağı anlayışının hâkim olduğu yaşanan süreçlerin burukluğu, üzüntüsü ve halkımızın aşağılandığı duygusu içinde Öncü Liderimiz Dr. Fazıl Küçük’ü ve Kurucu Cumhurbaşkanımız Denktaş’ı,


özlemle anıyor, Onların tavizsiz dik duruşunu ve egemenliğimize sahip çıkan kararlı mücadelesini arıyoruz ve her açıdan doldurulamayan yokluklarını hissediyoruz.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Kıbrıs Türk halkı egemen, özgür ve bağımsız bir halk olarak Türkiye’nin etkin ve fiili garantörlüğü altında sonsuza kadar yaşayacaktır.

 Bu inanç ve güven duygularımızla, İngiliz Sömürge Yönetimi’nin karanlık günlerinde öncü bir lider olarak mücadeleyi başlatan Dr. Fazıl Küçük’ü ve Kıbrıs Türk halkının egemenlik, özgürlük ve varoluş mücadelesine yaşamını adayan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin yaşatılması, Türk halkının egemenlik hakkının ve bağımsızlığının korunması için son nefesine kadar mücadelesini sürdüren Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf R. Denktaş’ı, kalbimizde yaşatarak sonsuzluğa uğurladığımız yıl dönümlerinde şükranla, özlemle, saygı ve rahmetle anıyoruz. Ruhları şad olsun.

                                                                                      KIBRIS TÜRK KÜLTÜR DERNEĞİ                

                                                                                                   YÖNETİM KURULU

Sayfamızı Paylaşın:

Etiketler:

Sayfa Yorumları (0 )
  • ...

Yorum Ekleyin